Powered By Blogger

23 Haziran 2008 Pazartesi

MEVKÛTESİZ FİKRİYAT, MEVKÛTESİZ HAREKET!

MEVKÛTESİZ FİKRİYAT, MEVKÛTESİZ HAREKET!

Kökleri asırları aşan, “kökü ezelde, dalı ebedte” “Türk-İslâm Fikriyatı”, “Türk Milliyetçiliği Fikir Sistemi”, “Ülkücü Hareket”, tarihinin “en mevkûtesiz dönemi”ni yaşamakta olduğunun farkında mısınız?
Hani “teşkilatçılığı” ile mümeyyiz olduğu kadar, “teşkilatlarındaki kütüphanelerin eşsizliği” ile de mümeyyiz olan , “yüzde yüz yerli, yüzde yüz millî, islâmî ve insanî” olan “fikir sistemi”mizin, maalesef, “12 Eylül 1980 “sonrası, “en kısır”, “en verimsiz” , “en okuma özürlü” ve de “en mevkûtesiz” bir dönemi yaşadığının kaçımız farkındayız?
Müdavimi olduğum “İslâmcı cenah”ın, bence çok seviyeli ve fikir dolu mevkûtesi, haftalık “Gerçek Hayat” dergisinin “400. sayı”ya kavuşması üzerine yayınladığı “özel bölümü” okurken; bir kere daha “fikriyatım namıma” hayıflandım ve de üzüldüm.
“1970’lerdeki okuma eylemleri”ni hatırladıkca ve de bizzat benim de müşahede ettiğim üzre “12 Eylül 1980 “sonrasında bile ellerinden “fikriyatına uygun mevkûteler”in düşmediği gönüldaşlarımız da, Haziran 2008’ler Türkiye’sinde, böyle bir “hayıflanma”, böyle bir “burukluk” yaşıyorlar mı ki?
Son 28 yılda “fikriyatımız”ın siyasî cenahında yaşanılan “durumlar”a ilâveten, bir de “mevkûtesiz bir fikriyat” derekesindeki durumumuz, beni hayli üzüntülere, karamsarlıklara sevketmekte.
Daha “12 Eylül 1980 Askerî Darbesi”nin hemen arefesinde diyebileceğimiz bir zaman diliminde, rahmetli Prof.Dr.Erol GÜNGÖR’ün “başyazarlığı”nı yaptığı, haftalık “Yeni SÖZCÜ”; kapatılmasının ardından haftalık “Yeni HİZMET” mevkûteleri; yine aylık “Töre “dergisi, üç aylık “Millî Eğitim ve Kültür “dergileri; yine sonradan neşredilen haftalık “Hizmet İçin Yeni Hamle” dergileri; haftalık “Yeni DÜŞÜNCE” dergileri….Ve rahmetli Prof.Dr. Necmettin HACIEMİNOĞULLARI’nın ve hâlen hayatta olan ve “elleri titreyen” Prof. Dr. Mustafa KAFALI’nın da yazarı olduğu günlüğe dönüşen “Yeni DÜŞÜNCE” gazetesi…”Yeni HAFTA” gazetesi…”Büyük Kurultay” gazetesi…”Milliyetçi Çizgi” gazetesi….”Gündüz Gazetesi”….
Haftalık “Muhalif”, “Hür Gelecek” dergileri, “Nizâm-ı âlem”, “Bizim Ocak “ dergileri….vesaire…
Ya “fikriyatımız”ın şu an ki “mevkûte” durumu?
Günlük “Ortadoğu” gazetesi ve “Yeni Çağ” gazetesi.
Maalesef rahmetli Zeki Bey’in hâlen de “fikriyatımız”ın “en eski mevkûtesi” olan günlük “Ortadoğu” gazetesi, gerekli ve beklenen” açılımı”, “kucaklayıcılığı” yapamamakta…
Günlük “Yeni Çağ” gazetesi ise “seçim süreçleri”nde de müşahede edildiği üzere “ne idüğü tartışılan mevkûte “görünümünde de kurtulamamakta…
Hâlen “fikriyatımız”ın siyasî cenahı “71 milletvekili” ile (B.B.P. ve M.H.P.) T.B.M.M.’de “temsil” edilmesine rağmen; “kağıda basılı” günlük, aylık “mevkûtesizlik” serencamından da bir türlü kurtulamadı, diyebilirim. Rahmetli “Lider”imiz Alparslan TÜRKEŞ, seyahatlerinde hangi “gazete merkezleri”ni ziyaret ediyordu ve günümüzdeki “Lider”lerimiz seyahatlerinde hangi “gazete merkezleri”ni ziyaret etmektedirler?
Ve en önemlisi de son 28 yılda 400(dötyüz) sayıya/sekiz yıl kesintisiz haftalık neşriyatı erişmiş, mevkûtemiz olduğunu hangi birimiz söyleyebilir ki?
Bir zamanlar “teşkilat” ziyaretlerinde, “taksilerin bagajları”nda “mevkûteleri”ni de bulunduran “lider”ler, böyle bir “manzaraya” nasıl tahammül edebiliyorlar ki? Üstelik “teknoloji”nin “dijital”leştiği, hattâ “on line”laştığı, fikirlerin kağıda daha çabuk ve daha da kolayca basılabildiği bir zaman diliminde yeterli ve gerekli ölçüde “mevkûtesizlik” yaşamış olmanın sonu nereye varacak ki?
Hiç dikkat ediyor musunuz, “mevkûtesiz”liğin günlüğünde böyle, bilinen sıkıntılar yaşanırken; hani nerede haftalık mevkûtemiz? “Ülkü Ocağı Dergisi” ve yeni çıkan “Yerli Düşünce “dergileri, tabanda bile kaç kişinin eline geçiyor ve de okunuyor ki?
“İnternet kullanıcılığının” sayısı ne kadar artarsa artsın, asla “kağıt”ın da “yok” olmayacağını, “kağıt”ın da “yok” edilemeyeceğinin idrakine mi varamıyoruz, yoksa?!!!
Kağıda basılı “mevkûtesiz”liğimizde durum bu iken, ya “dijital yayıncılık”ta, “televizyon yayıncılığı”nda “fikriyatımız”ın durumu sizce çok mu iç açıcı?
Niye 22 Temmuz 2007 genel seçimlerinden sonra bilhassa fikriyatımızı “temsil” noktasındakiler, böyle bir “mevkûtesiz fikriyat/mevkûtesiz hareket” meselesinde, ellerini taşın altına sokmuyorlar, çareler,çözümler bulmuyorlar ki?
Doğrusu binbir meşakkatlerle 400.sayıya, sekizinci yıla erişen ve de müdavimi olduğum, daha nice 400. sayılara, nice yıllara da kavuşmasını dilediğim “İslâmcı” cenahın haftalık fikir mevkûtesi “Gerçek Hayat” dergisine ve de çıkaranlarına imrenmemek elde değil.
“Dünyada hapishanede ilk dergiyi çıkartan”(Bizim Dergâh Dergisi) bir fikriyatın mensuplarının bence günümüzde yaşadığı “mevkûtesizliği”, hayli düşündürücü…
Yine de günlük “Ortadoğu” ve “Yeni Çağ” gazetelerini; “aylık “Yerli Düşünce”, “Ülkü Ocakları Dergisi”ni, “Türkiye Günlüğü”, “Türk Yurdu”, “2023”, “Orkun”ve Kemal Çapraz’ın aylık olarak çıkarttığı ve şu an ismi aklıma gelmeyen mevkûteleri çıkartanlardan da Rabbim razı olsun.(ÂMİN)
23.06.08
İsmet GÜLTEKİN
İsmet_gultekin@mynet.com/metgultekin@hotmail.com

Hiç yorum yok: