Powered By Blogger

9 Mart 2008 Pazar

ŞİİRLERİM

HELAL

“Helal” nedir, oğlum bilir misin?
“Helalin var” nedir, oğlum bilir misin?
“Helal olsun” nedir, oğlum bilir misin?
Bilmelisin oğlum, bilmelisin…
“Helal lokma” nedir , oğlum bilir misin?
“Helal kazanç” nedir, oğlum bilir misin?
“Helal aş” nedir, oğlum bilir misin?
Bilmelisin oğlum bilmelisin…
“Helal süt emmek” nedir,oğlum bilir misin?
“Helallik almak” nedir, oğlum bilir misin?
“Helallik dilemek” nedir, oğlum bilir misin?
Bilmelisin oğlum, bilmelisin…
Sokaklar seni aldatmasın oğlum.
İnsanlar seni şaşırtmasın oğlum.
Mafya-çete-ölüm seni korkutmasın oğlum.
“Helal yol” yolumuz olsun oğlum…
04.Ağustos.1997,Pzt.
Şanlıurfa

KABAK

“Kabak tadı verdi” demişlerdi,
Bilmem, hala “kabak tadı” veriyor mu?
04.Ağustos.1997,Pzt.
Şanlıurfa

HIRSIZLIK

Madde aleminde de başta!
Mana aleminde de başta!
04. Ağustos.1997
Şanlıurfa

YOK

Hey “hizbü’şeytan!”
Ne diye “yok”larımı hatırlatırsın?
“Var”larım “var “iken…
04.Ağustos.1997
Şanlıurfa

PROFESYONEL

Bütün “şık”ları dikkate alan kişi!
Bilmediğin bir “şık” daha var,
“BİR” şıkkı!
04.Ağustos.1997
Şanlıurfa
BUDAMA

Budadıkca “yok ediyoruz” diye,
Şampanyalar patlatın!
Vampirler gibi eğlenin.
Anadolu çocukları geliyor beyim!
Kıkır kıkır gülün, sevinin,
Kininizi gidin, lavobalara kusun!
Hep boşuna, boşuna uğraşın!
Anadolu çocukları geliyor beyim!
“İt’i it’e kırdırdık” dersiniz, göbek atarsınız,
Şom ağızlarınızdan akan salyalar bitmez!
“Uyandı” artık çocuklarımız bizim!
Anadolu çocukları geliyor beyim!
Ümidimiz, aşkımız, şevkimiz,
Çirkef oyunları bozacak sizsiniz,
Kenetlenin, kırılamaz “çubuk “olun,
Anadolu çocukları geliyor beyim!
04. Ağustos.1997
Şanlıurfa

AYIP
Gözümüzü oyanlar varken;
Gözümüzü oymak niye, arkadaş?
Vuruşturanları görmek varken,
Vuruşmak niye, arkadaş?
04.Ağustos.1997
Şanlıurfa

TAHTA KURULARI

Yetmedi mi kanımı emdiğiniz,
“Tufeyli hayata paydos!” deyin.
05.Ağustos.1997
Şanlıurfa

PROFESYONEL İKİ

Zayıfların hesabını düren kişi!
Senin de hesabını düren çıkar!
05.Ağustos.1997
Şanlıurfa

DEZENFORMASYON’CU

Ak’ kara, kara’yı ak gösteren,
Doğru’ya yanlış, yanlış’a doğru diyen,
Sağ gösterip, sol vuran,
Cemiyetleri yamultan,
Yamultucu, yamultucu…
Hedef şaşırtan,
Hedef karıştıran,
Hedef saptıran,
Yamultucu, yamultucu…
Birgün olur, anlaşılır gerçekler,
Birgün olur çıkar foyalar,
Maskeler düşer bir bir,
Yamultucu, yamultucu…
Hey yamultucu! Çıkar maskeni artık.
05.Ağustos.1997;Salı
Şanlıurfa
ADAM ADAMA MARKAJCILAR

Ne yapsanız nafile!
“Zafer” e sizler dışında ulaşılacak,
Bu biline…
Yetimleri, öksüzleri, zayıfları,
Hele de sizden farklı düşünenleri,
Ezmekle, gadre uğratmakla, horlamakla,
Varamayacaksınız, göremeyeceksiniz,
“Zafer”i…
“Zafer” e sizin kervan değil vesile,
Bu da biline…
Kervanınız köstek oluyor hey Mehmet!
Kervanınız “engel” oluyor hey Mehmet!
Rabbim dilerse,
Ulaştırır “zafer”e…
“Kafirler” eli ile…
Sizler de gülün Sam Amca’nın uşakları!
Sizler de bilin Allah(c.c.)’ın düşmanları!
05.Ağustos.1997
Şanlıurfa

TAKILMAK

Çağın modası: “Entel” takılmak!
Çağın modası:”Radikal” takılmak!
Çağın modası: “Nostaljik” takılmak!
Vebaların vebası “lümpen hayat!”
Revaçta olanlar: “Entel”ler!
Revaçta olanlar: “Radikal”ciler!
Revaçta olanlar: “Nostaljist”ciler!
Vebaların vebası “çilesiz hayat!”
Takılmak: Sonsuzluk kervanına!
Takılmak: Uluların kervanına!
Takılmak: Kervanlar kervanına!
Takılmak: Dosdoğrucasına!
İtenler, ezenler, aldatanlar, kandıranlar,
Unutmayın, “sahipsiz” değiliz!
Sığınırız Allah’ımıza…
06. Ağustos.1997
Şanlıurfa

BİR RESİM

Bir resmi indirmekle,
“Düzen”in rengi mi değişir hey!
Değişir “düzen”ler,
Kendimizi değiştirmekle!
06.Ağustos.1997,Çrş.
Şanlıurfa

ÇÖZÜLDÜK MÜ?

Yumak yumak idikde mi çözüldük?
“Nasıl okuruz canına!” diye mi çözüldük?
Kullar yapamaz bir şey,
“O” izin vermedikce…
06.Ağustos.1997
Şanlıurfa

ASRIN SOYGUNU

Çalınan: Gönül zenginliğim!!!
06.Ağustos.1997
Şanlıurfa

BEDDUAM VAR!

Sadr’ımı paramparça edenlere,
Gönlüme kilit vuranlara,
“Öç” alınacak güne yemin olsun,
Semaların direkleri sallanacak,
Mazlumların bedduası ile…
06.Ağustos.1997
Şanlıurfa

ÖZLEDİĞİM ADAMLAR

Dirilseler bir bir,
“İşte adam bunlar” derim.
06.Ağustos.1997
Şanlıurfa

YALNIZLIK

Kahbelercesine dayatma: Yalnızlık!
06. Ağustos.1997
Şanlıurfa

MERKEZ

O merkeze söyleyin,
Kaçıncı sıradayım?
06.Ağustos.1997
Şanlıurfa

MUAMMA

“Gizem” dolu bir dünyada,
Muammalara doğru kulaç almak,
Düşüşler,kalkışlar,
İnişler, çıkışlar,
Aşılan yokuşlar!
Geride kalan muamma,
Yokuş başlarında bekleyen muamma,
Birgün açılır “gizem”ler,
Ve her şey bilinir,
Muammalar bilindikce,
Ya kin artar, ya öfke kabarır,
Ya da muhabbet hasıl olur.
Biliyorum benim muammalarım,
Kinimi arttıracak, öfkemi kabartacak,
Ya çaresizlikler içinde kalmış bir hayat,
Ya da kinim ile öfkem ile dolu,
“Öç” günleri…
10.Ağustos.1997
Şanlıurfa

ÖÇ!

Sandukamı tekmeleyenlerden öç’üm alımalı!
Tahtımdan hal’ edenlerden öç’üm alınmalı!
Bayrağımı yırtanlardan öç’üm alınmalı!
Ezan’ımı susturanlardan öç’üm alınmalı!
Gözler açık gitmemeli,
Öç’lerimiz alınmalı!
10.Ağustos.1997
Şanlıurfa

KOBAY

Kobay namzetleri!
Siz hala “kobaylaştıramadıklarımızdan mısınız?!!!!”
10. Ağustos.1997
Şanlıurfa

Hiç yorum yok: