Powered By Blogger

12 Kasım 2019 Salı

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN, 81. VEFÂT YILDÖNÜMÜNDE ÖĞRENDİKLERİMİZ

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN, 81.  VEFÂT YILDÖNÜMÜNDE, ÖĞRENDİKLERİMİZ


1-"Kemalizm 'Türk'ün Dini" diye hatırlatıldı.Çok sayıda "Atatürkçülük" mefhumu kullanıldı.
Fakat "Gülenizm'in Kimin Dini?" olduğu yazılamadı.
Ne kabaca "solcular"ın; ne de kabaca "sağcılar"ın,"Kemalizm ile İmtihanları", hiç mi hiç hatırlatılamadı.
Halbuki, daha iki-üç ay evvelinden,"Derin Tarih Dergisi Zihniyeti",hem de 'kapak konu' olarak;"Solcuların Kemalizm ile İmtihanı"nı ve "Milliyetçilerin Kemalizm ile İmtihanı"nı, âdeta "masaya yatırmış"tı.
Âdeta "İslamcılığın Kemalizm ile İmtihanı"nı da,yine 'kapak konu' olarak,"masaya yatırmaya" ramak kalmıştı.
"Kökü dışarda,İngiltere'de; Fransa'da,Rusya'da; dalları ise Mısır'da, İran'da,Pakistan'da" olan "Türkiye'mizin İslamcıları"nın "Kemalizm Boyası" ile de "boyanmaları" ve "Yeşil Kemalistler" sıfatını da almaları...
Belki de seneler oldu.
Rahmetli Tarihçimiz Yılmaz ÖZTUNA'nın da ifâde ettiği üzre;"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'mizin Kuruluş İdeolojisi,"Kemalizm" değil;"İslâm ile de meczolmuş","Batı tipi milliyetçilikler"den yani "Nasyonalizm" den çok farklı "Türk Milliyetçiliği İdeolojisi"dir ve "18 Sene boyunca da "Resmî İdeoloji"miz" de olmuştur.
Ve "3 MAYIS 1944"lerden sonra da, ikinci defa,"12 Eylül Mahkemeleri"nde,"Türkiye Cumhuriyeti Devleti'mizin 'Kurucu/Resmî İdeolojisi',"Türk Milliyetçiliği İdeolojisi" de "Yargılanmıştır..."
Her varyasyondaki "Türk Milliyetçileri"nin,"Ülkücü Alperenler"in "Atatürk Muhabbeti"nin ise ; ne "Kemalizm" ile ne de "Atatürkçülük" ile bir alakası yoktur.
"12 Eylül Mahkemeleri"nde,"Hakim"in;"- Ülkücülük nedir?" suâlini, rahmetli "Ülkücü Alperen Şehid Muhsin Başkan"lar, şöyle cevaplandırmıştı:
"-Ülkücülük, Alllah'ın ve Rasulullah'ın dini İslamiyete hizmet etmek demektir.Hz. Muhammed(s.a.v.) Efendimiz ise 'En Büyük Ülkücü"dür..."
Maateessüf ki, benim gibiler bile "Kemalizm Realitesi"ni, "Kemalizm Hakikati"ni,"Kemalizm Vakıası"nı ve "Atatürkçülük Olgusu"nu, bazı "İslamî Cemaatler"den öğrendik, anladık, kavradık...
2-"Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve Masonluk Mes'elesi" ise sahih-doğru bir şekilde,"Dr.Arslan"lar tarafından hatırlatıldı.
Bütün "Mason Locaları"nı kapattığı dile getirildi.
Hattâ "Gerçek Hayat Dergisi"nce de, haftalar öncesindeki "kapak konulu" sayılarında da,"Mason İsmet İNÖNÜ" tarafından, rahmetli' Atatürk'ün vefâtı'ndan sonra "Mason Locaları" nın yeniden açıldığı; hattâ rahmetli 'Atatürk'ün,âdeta "Masonlar tarafından nasıl zehirlenerek şehid" edildiği de, dillendirilmişti.
3- Rahmetli "Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Cenaze Merasimi, Cenaze Namazı ve Naaşı nın Ankara'ya Nakledilişi" Mes'elesi:
Bu mezkûr/zikredilen mes'ele de,"Sinan MEYDAN" ve "Erhan AFYONCU" isimli tarihçilerimizce,"nesnel/objektif" bir şekilde izah edildi.
Nasıl vefâtının 81. yıldönümünde, âdeta 81 milyonluk Türkiye nüfusu,"Türk'ün Atası","Atatürk" e tazimde bulundu ise, "10 Kasım 1938" ve akabindeki tarihlerde de büyük nisbetli tazimde bulunmuştu.
"Cenaze Merasimi" ile alakalı "ilk defa yayınlanan fotoğraflar" da oldu.
Çok dikkatli, müdakkik 'ayn'larla, yayınlanan fotoğraflara baktım fakat rahmetli "Başbuğ Türkeş" ile rahmetli "Şairler Sultanı","Büyük Doğu Mefkûresi'nin Lideri" Necip Fazıl KISAKÜREK'in alakalı fotoğraflarını göremedim.
Biliyorsunuz; belki de "Put Adam" kitabını nakısca 'gündem"e getiren "zihniyetliler" gibi bilmiyorsunuz; rahmetli KISAKÜREK, rahmetli ATATÜRK'ün "Cenaze merasimi"ne katıldıktan sonra, bir de "Başbuğ Atatürk"ü methedici yazı da yazmıştı.
4-Rahmetli "Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK"ü yâd edici "Mevlid-i Şerif"ler:
Bu sene, "Mevlid-i Nebevî Haftası" ile "Atatürk Haftası", âdeta örtüştü.
Bazı "Belediye Başkanları"nca, "vatan sathı"ndaki yaklaşık yirmi Camiî''de, "Atatürk adına, Mevlid-i Şerifler" okutuldu.
Hattâ bazı "siyasîler"ce de, "Trabzon Akçaabat Şehidler Tepesi"nde,rahmetli ATATÜRK'ü anma nâmına "mevlid-i şerif okuma geleneği" de idame edilmeye gayret edildi.
Maateessüf ki, "Diyanet İşleri Başkanlığı", 81. vefât yıl dönümünde de,"kurucusu"nu,"Mevlid-i Şerif" ile yâd edemedi.
Sadece bu kadar değil;"Darbeci-Cuntacı Zihniyetli Apoletliler"in bile "KKTC"de, kendi isimleri ile Camii'leri var iken; "Diyanet", 81. vefât yıl dönümünde bile "kurucusu nâmına bir camiî" bile hâlâ yapamadı.
5- "Millî-Mukaddesatçı Camia" da, "Atatürk'e Bakışlar Müsbetleşiyor":
"Türkiye'mizin Nakşibendileri" arasında, bilhassa son senelerde, "nüfuz ve güç" sahibi olmaya doğru da giden;"Tarikat-i Âliyye'nin Halidî Kolu"ndan gelen ve "avam arasında" ve "kamuoyu"nda "Menzil Tarikatı" olarak bilinen "Hakk Tarikat Mensupları"nın "üst seviyeleri"nin "Saygı ÖZTÜRK" e yaptığı izahatlarından da anlıyor ve kavrıyoruz ki;"Atatürk'e Bakışlar Müsbetleşiyor..."
Bir "sofi","tövbe tarikat aldığı"nda, akabindeki vetireler de, süreçlerde, âdeta "İngiliz Okul Müdürleri" gibi "Atatürk Posterleri"ni asılı duvarlardan indirmişlerse; öyle anlaşılıyor ki, bundan böyle, böyle "vakıa"lar da,"olgular" da yaşanmayacak...
Bu hususta "Karadeniz Bölgesi'ndeki Kadirî Tarikatı"nı da meydana getiren "İcmal Gençliği"nin;"Haydar BAŞ Hareketi"nin, bilmem kaç adım önde olduğu ehlince de malûm...
Günümüzün de âdeta "Modern Tarikat"ı olan bütün "Risale-i Nur Cemaatleri"nde,"Nurcular" da ise "Atatürk'e Bakış"ta, 81.vefât yıldönümünde de "bir değişiklik" yok...
Samsun mahreçli, seviyeli yayınlar yapma gayretinde ki bir "internet haber sitesi" vesilesiyle de öğrendik ki; meğerse, bir zamanlar "Atatürk Heykellerine Saldıran Ticanîler";"CHP Zihniyetlilerin Tezgahı" imiş...
6- "Harf Devrimi" ve "Okur-Yazarlık" Mes'elesi:
Belki de "makûl zihniyetli" bir cenah;
" Nasıl ki "fıkıh'tan hukuk'a" geçmek mecburiyetinde kaldık-tarihî gelişim,kültürel etkileşim-; aynen öyle,"Latin Alfabesi"ne de,"Latince"ye de geçmek mecburiyetinde kaldık...
Hattâ öyle ki; ta "Ulu Hakan Dönemi"nde bile "harf değişikliği süreci" de başlamıştı", diye hatırlatılan mes'eleyi izah etmeye gayret ettiler.
"Japon Kalkınması", "alfabe değişikliği" ile olmadı.
"Mao Devrimi"nde bile "Kızıl Çin Alfabe Değişikliği" yapmadı...
"Rus Deccalleri" bile "alfabe değişikliği" yapmadı...
İsrail ise "bin yıl öncesinin mevta alfabesi,'İbranî Alfabesi"ni diriltti.
"Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK" ise "alfabe değişikliği" yaptı...
Niye?
Vesaire...
Ehemmiyetli bir sebep de, yaşadığımız, bulunduğumuz "coğrafî konum" olsa gerek...
Üstelik, tabiri caizse, "bu saatten sonra, bunları tartışmak" da, pek bir anlam ifade etmiyor.
Bu mes'eleye de,"Batılılaşma İhaneti" nokta-i nazarı ile de bakmak,mevcut "realite"yi de değiştirmiyor.
Ne "Arap Alfabesi" zordu; ne de "Osmanlılarda/Oğuz-Türkmen soylu Türklerde;'okuma-yazma oranı' da düşük değildi.
Hülasa,"Sakarya'nın sırtına vurulan Türk Tarihi"nin gelişim vetiresi;'Şark'tan Garb'a' doğru idi..
Aslında,"Alfabe"miz de,"Göktürk-Orhun Alfabesi'nden,'Uygur Alfabesi'ne; 'Uygur Alfabesi'nden de 'Arap Alfabesi'ne ve 'Latin Alfabesi'ne doğru "değişimler" göstermişti.
7-"Bir Devlet Operasyonu: 19 Mayıs":
Yine bazı tarihçilerimizin "kitap"larının neşri ise; rahmetli ATATÜRK'ün 81. vefât yıldönümüne denk geldi.
Murat BARDAKÇI'nın,'Bir Devlet Operasyonu:19 Mayıs" isimli kitapda, "Samsun'a Çıkış"ın,"Bir Devlet Operasyonu" olduğu, tarihî belgelerle ispatlandı.
Yine tarihçilerimizden Prof. İlber ORTAYLI da,'yazılı basın'a da yansıyan izahatları ile "Millî-Mukaddesatçı Camia"yı,"Atatürk'e Bakış"ta "menfî/olumsuz" etkileyen merhum "Karadenizli Tarihçi"mizdeki, âdeta "İngiliz Etkisi"ni ise;"dışarıdan empoze" tabiri ile ifade etti.
Belki de, 81. vefât yıl dönümünde,"ezber bozucu cesaretli açıklamalar"dan birini de, tarihçilerimizden Prof. Cezmi ERASLAN yaptı:
"-Hasta hâli ile ATATÜRK'ün 'Hatay Türk Yurdu'nu, Türkiye'miz topraklarına nasıl kattığı"nı,"Star TV"ye yaptığı izahatları ile ortaya koydu.
NETİCE-İ KELAM:
Topyekûn Türk Milleti, tıpkı 81 sene evvel "atası"na, nasıl büyük teveccüh ve tazimde bulundu ise; 81 sene sonra da aynı büyük teveccüh ve tazimini, yine devam ettirdi.
Fakat,"Hükûmet"ce ve "Devlet"ce, malûm "M.Kemal Mes'elesi","Atatürk Mes'elesi", 81. vefât yıl dönümünde de 'halledilemedi...'
İnşaallah ,100.vefât yıldönümünde, 10 Kasım 2038'de, mezkûr mes'ele, 'halledilmiş' olur...

Terme, 12 Kasım 2019
İsmet GÜLTEKİN
metgultekin@hotmail.com
Araştırmacı-Yazar ve Eğitimci

Hiç yorum yok: