Powered By Blogger

8 Şubat 2008 Cuma

"BAŞÖRTÜSÜ TATIŞMALARI" ve TÜRKİYEMİZDEKİ UNUTULAN "EMPERYALİZM VAKIASI"

"Başörtüsü Tartışmaları", Türkiyemizin "düşünen beyinleri" tarafından "çok farklı şekiller"de "değerlendirilmekte ve "algılanmakta." Neredeyse "ülke mes'eleleri e kafa yoran her düşünen beynimiz", "kendi birikimleri"ni eklemleyerek, "başörtüsü tartışmaları"na "katkılar" yapmakta.
Yapılan değerlendirmelerden biri de; "Başörtüsü tartışmalarının da , Türkiyemizde adeta unutulan veya unutturulan "emperyalizm vakıa"na dayandırarak, Türkiyemizdeki her renk ve tonajındaki "ecnebî/emperyal takımların bir oyunu" olarak göremeleri ve değerlendirmeleridir. Böyle bir değerlendirmeye sizler ne dersiniz bilmem ama, bence "emperyalizm vakıası" , her yaşanılan "tartışmalarda" olduğu üzre asla ve kat'a "devre dışı" bırakılamayacak, yabana atılamayacak kadar "müessir bir faktör", bir "vakıa"dır. Dolayısiyle, benim gibi "düşünmeyi ve bilhassa da yazarak düşünebilmeyi önemli 'eylemler'den biri kabul" edenler açısından; "Başörtüsü Tartışmaları"nın 2008 versiyonu ile "anlayışlı aydınlar"ın da ve bazı "İslâmî hassasiyetleri" yüksek olan "düşünen beyinler"in de "algıladığı" üzre, "Başörtüsüne serbestlik-üniversiterlerde de olsa dahi- getirilmesi adına, aslında "Başörtüsü yasağına daha fazla düğümler atılmakta", "Başörtüsü yasağı Anayasal konuma" yükseltilmektedir. Dolayısiyle, bir zamanlar getirilen "Kur'an Kurslarına 12 yaş sınırlaması" "tartışmaları"nda yaşanılan "benzer vetireler" yaşanılmaktadır.Ancak böyle bir "değerlendirmeye", yine bence ülkemizde unutulan/unutturulan "emperyalizm vakıası"nı da "eklemlemek elzemdir, diye düşünüyorum. Çünkü, Türkiyemizde asla ve kat'a unutulmaması gereken bir "vakıa", bir "olgu" olan "emperyalizm"dir ki, devletimizin burnunu borçlara ve her sahada ama her sahada "sapına kadar dışa bağımlılık" içine sokmuş ve daha doğmamış bebelerimiz,belki de son durum itibari ile onların da" bebelerinin geleceği ipotek" altına alınmıştır.
Kaldı ki, "12 Eylül Şartları"nda da "üzerine düşen misyonu ifa etmiş olan" Türkiyemizdeki "ecnebî/emperyal takımın oyunları", meselâ "Kahramanmaraş Hadiseleri"ni bizzat yaşamış "Yusufîyeliler/Taşmedreseliler" ve bazı "68'liler" tarafından da "emperyal bir oyun" tesbiti ile, hem de yıllar geçtikten sonra, "mutabakata" varmalarını sağlamıştır.
Ülkemiz insanlarını birbirlerine düşürmeyi, "klasik tabiri" ile "kardeşi kardeşe , oğlu babaya düşman" eden "emperyal oyunlar" ın, bittiğini, biteceğini tahayyül etmekte "safdil"lik olmaz mı?
Türkiyemiz "dışa bağımlılık"tan niye kurtulamıyor acep?
Türkiyemiz "milletine/yönettiklerine diplomasi" yapmaktan da niye vazgeçemiyor acep?
Türkiyemiz kelimenin tam adı ile "hakimiyet-i milliyeyi" ve "istiklâl-i tam"ı, gerçek anlamda niye uygulayamıyor vr gerçekleştiremiyor acep?
2008'de yaşanılan "Başörtüsü Tartışmaları" ile de yine "emperyal takımlar", "bir taşla birkaç kuş mu vuracaklar?"
Türkiyemiz, gerçek anlamda "tartışmalar" sonrasında ne zaman "kazanmaya" başlayacak ki?
Yoksa yaşanılan en son "Başörtüsü tartışamaları "ile bence inkâr edilemeyecek , yalanlanamayacak "Ilımlı İslam Projeleri" mi uygulanıyor???

Hiç yorum yok: